Sardunyalar sıcağı sever deseler de, bence kışı daha çok seviyorlar.

Sardunyalarım, benim vefalı çiçeklerim. 
Herşeye rağmen hala çiçek açıyorlar.
Şöyle saksılarını sere serpe yerleştirip seyredemiyorum ama, çiçeklerini görmek beni yine de mutlu ediyor.



Karar verdim, bu yaz kırılan saksıların yerine, dikdörtgen saksılar almayacağım. Yer darlığı yüzünden asılma kolaylığı olsun diye dikdörtgen tercih ediyordum ama, bir fikir geliştirdim, eğer mümkün olursa, artık her çiçeğimi yakışan saksılarla sergileyebileceğim.


Sardunyalarımı böyle gördükçe, şöyle eskitme yuvarlak toprak saksılarda ya da eski tenekelerde hayal ediyorum. Geçmişte olduğu gibi.

Belki dikdörtgön olarak ahşap saksılar da düşünebilirim, bakalım...





Pembe ve kırmızı ne kadar baskın bir renk. Beyaz sardunyalarım pembe olarak açıyor yine. Bir daha beyaz dikersem diğer balkona alıp, aralarında ciddi bir mesafe bırakacağım. Bakalım birbirlerinden renk çalmadan nasıl açacaklar...
















Kendilerini çiçeğe verdiler. Artık hiç sürgün ve yaprak vermiyorlar. Hiç sulamıyorum, kendi hallerinde baharı bekliyorlar.

Sardunya çeşidi olarak, sadece sakız sardunyalardan korkuyorum. Zira soğuğa ve sıcağa çok duyarlılar.
Havalar fazla soğuk geçmediğinden olacak, şimdilik hepsi ya tomurcukta ya da çiçekte.



Bu kırmızı sakız sardunyamın rengini hiç ayarlayamıyorum. İnanılmaz bir kırmızısı var ama her çekimimde pembemsi çıkıyor.

Yaprakları mevsim değişimlerinden etkilenmiş ve bozulmuştu fakat çabuk toparlandı.
Yaz boyunca duvardan sarkmaya çalışmıştı, fakat her uzayışında rüzgar budamıştı, şu anki yerinde istediği gibi boy verebiliyor.



Yorumlar

EMİNE ÖZTÜRK dedi ki…
KOKULARI SANKİ BURAYA KADAR GELDİ.. SARDUNYALAR BANA ANNEMİ HATIRLATIYOR.. ANNEMİN EN SEVDİĞİ ÇİÇEKLERDİR.....
elmalı kurabiye dedi ki…
sardunyalar bu mevsimde bile coşmuş durumdalar Ülkercim.Benimkilerde iyi durumdalar.geçenlerde dallardan kırıp sokmuştum saksıların dibine,hepsi tutmuş,hele de arada üzerlerini naylaonla örttüğümden olacak ,sera etkisi yaptı demekki,bir güzel büyümüşler ki.
Ülker dedi ki…
Koklayın koklayın Emine Hanım. :))Belki sardunyaları o yüzden bu kadar seviyorum... çocukluk anılarımızın kokusu var üzerlerinde.
Ülker dedi ki…
Ohh... bu havalar sardunyalara yaradı desene Nuray'cığım. :)
Hele bir de seraya almışsın, keyifleri köşe olmuştur.
elmalı kurabiye dedi ki…
Öyle bildiğin sera değil şekercim,çakma sera benimkisi.Blogunda gösterdim.Görüntüyü bir de naylonun altında görmen lazım,iç içe yapraklar,çok hoşlar..
Ülker dedi ki…
Seranı gördüm canımcım, çok yaratıcı bir fikir olmuş, beğendim :)

Pencere arkasından çiçeklerinin görüntüsüne de bayıldım. Ellerine sağlık.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bütün bloglar açılana kadar...

Graptopetalum çiçeklenme döneminde...

18 Mart demek, gözyaşı ve gurur demek...